Experience Tumblr Like Never Before
Yaşadığın yere bakıyorum.
O kadar sessiz ve huzur dolu ki,
Acaba diyorum,
Ben ne zaman gidebilirim yanına?
Oraya gelmeyi çok istiyorum.
Ama geldiğimde yanında olamamaktan korkuyorum.
O yüzden bekliyorum zamanını.
Geldiğimde umarım doğru kapıdan girebilirim.
Artık bu yargılama huyundan vazgeçsen diyorum. Bırakalım insanlar kendi yollarını çizsinler, düşe kalka öğrensinler hayatı. Hata yapmak da insana mahsus değil mi? Önemli olan, düştükleri zaman onlara el uzatacak, gidecek sıcak bir yuva olduğumuzu bilmeleri.
O sert bakışlar, o keskin sözler... İnan ki kimseye faydası yok. Sadece yaraları derinleştiriyor, mesafeleri artırıyor. Oysa biz, birbirimize destek olmak için varız bu hayatta. Bırakalım herkes kendi özgür iradesiyle yaşasın. Yanlış yapsalar bile, sonunda dönecekleri ev bizim sevgimiz olsun.
Unutma, sevgi her şeyin üstesinden gelir. Yargılamak yerine anlamayı, yadırgamak yerine kucaklamayı seçelim. O zaman dünya, hepimiz için çok daha güzel bir yer olacak.
Önce Tanrı yeryüzünü kurdu; sessiz ve loş bir diyardı.
Sonra bir melek indi, adımları tüyden hafifti.
Gülümsedi o an, bir ışıltı yayıldı semaya,
Ve güneş doğdu altın bir taç gibi, aydınlattı her yanı.
Toprak sevindi o dokunuşla, canlandı derin uykudan,
Sapsarı buğdaylar fışkırdı, bereket saçtı her yandan.
Van Gogh o sarıya baktı, ilahi bir sırrı sezdi,
Fırçasıyla o rengi çaldı, meleğin gülüşünden hediye.
Bir melek dolaştı insanlar arasında, kalbi sevgi doluydu.
Bir ölümlüye gönlünü verdi, bu yasak bir duyguydu.
Tanrı gördü bu aşkı, kanatlarını aldı o melekten.
Ağladı melek uzun uzun, gözyaşları döküldü derinden.
O yaşlar birleşti, coşkun denizler oldu yeryüzünde.
Utancından saklandı melek, o engin suların dibinde.
Şimdi Ege'nin derinliklerinde bir deniz kızı o;
Sessiz çığlıkları yankılanır, her dalga bir fısıltı.
Beethoven duydu meleğin çığlıklarını, senfoniler yazdı.
Başkası duymadı.
Saatlerce ağlamak, ciğerlerim parçalanırcasına koşmak istiyorum. Sonra sana gelmek ve göğsünde soluklanmak istiyorum. Göğsünde soluklanmak, güvende hissetmek tüm bu fırtınanın dinmesini beklemek istiyorum.
Ama sen karanlığı yere tükürebilirsin, Sevdiğini bağır, kükre bilinsin..!! Çekilmez inan, bu koca külfet ilimsiz, Ağzından bir dua çıksın, bağrına bin insin..♠️♠️♠️
Dünden hiçbir şey geri gelmeyecek, başka başlangıçlar için dua et ve geçmişin bağını yak
Kırık bir kütük olduğunu bildiğin sürece, neden her seferinde ona yaslanıyorsun?
| Aron Wiesenfeld
Kalbime damarımdan daha yakınken seni uzaktan sevmemde anlaşalım. Derdini anlattığın bir yabancı olmama, Kalbime en tatlı ve en güzel aşık olmana.
| Nizar Qabbani
Deniz sen ol, ve ilk boğulan ben olacağım.
sen varış noktasısın, ve ilk gelen benim.
ev ol, ve ilk yaşayan ben olacağım.
şiir ol, ve ilk dinleyen benim.
Ne olursan ol,
ve sahip olduğum her şeyle senin olacağım.
Gittiğim her yere neşemi hep yanımda taşıdım. Sevincimi en çok çevremdekiler sever, biliyorum çünkü; Hüzünlü sessizlikler ve çökük gözler insanlara kendi küçük acılarını hatırlatır. Son zamanlarda, "neşem" yavaş yavaş kayboluyor. Bir süre konuşmayı kestim, ruhum yorgundu. İnsanların sustuğunda ortadan kaybolduğu söylenir. Keşke bir iki kelime söyleseydim, saçma da olsa, çünkü kendi sessizliğimde boğulmak üzereyim gibi geliyor.
bir deri bir kemik, gözleri iri, gerçekten yorgun,
"Kimi seviyorsun?" diye sordum.
Kalbini kim yaraladı ve parçaladı?
Geceleri gözlerini kim eritip seni huzursuz etti?
Dedi ki: Onu suçlama.
Kalbimin ona taptığını bilmiyor,
Onu aylarca gizlice sevdim,
Yüreğim hasretten öldü.