"bin bıçak var sırtımda, biniyle de adaşsın. her biri hayran sana"
kapüşonumu taktım, rastgele açtım şarkıyı. sokaklar karanlık ve sessiz. yavaş yavaş yürüyorum. biraz üşüyorum ama rüzgarın tenimi ısırması hoşuma gidiyor daha da yavaşlıyorum. bu sefer kafamda ki sesler konuşmuyor. sadece şarkının sözlerine takılıyorum " ve sil gözünün yalnızlıklarını, o an fısılda duvarlara adımı"
11 yaşında yaptığım tabloya bakınn
Gök gürültülü sağanak yağmurun sesiyle uyanmayı özlemişim, çok güzel.
ama biliyor musun, gıkım bile çıkmıyor. bir kere sitem etmeye kalktım ardından kahkahalar attım. üstelik başım ağrıyor ve yastığa koymak bile işe yaramıyor.